Bir ticari işletmede yapılan tüm faaliyetlerin finansman kaynaklarını olumlu ya da olumsuz yönde etkilediği bir gerçektir. İşletme faaliyetlerinin iyi yönetilmemesi işletmede nakit açığını ortaya çıkarmakta, her yönüyle iyi yönetilen bir işletmede ise yapılan faaliyet sonuçları kârlılığı artırmakta, finansman ihtiyacının minimum seviyelerde kalmasına ve hissedarlara kâr payı ödenmesine neden olmaktadır.
İşletmelerde yöneticiler tarafından verilen her türlü karar ve uygulama doğrudan finansman kaynaklarını etkilemekte, bu kararlar daha çok işletmenin nakit akışına negatif bir etki yaratmaktadır. İşçi ücretlerinin arttırılması, yeni bir telefon santrali alınması, mobilya ve ofis malzemelerinin değiştirilmesi işletme bütçesine ilave gider kalemi oluşturmakta ve bunun sonucunda ilave finansman ihtiyacı ortaya çıkmaktadır.
Mâli ve finansman verileri, işletmelerde olağan günlük yapılan tüm faaliyetlerin bir sonucudur. (Satış hacminin artması, üretim giderlerinin artması, genel yönetim giderlerinin düşmesi vb.) İşletme yöneticileri en çok bu mâli ve finansman verilerden hareket ederek kararlar alırken, ölçülemeyen faaliyetlere yeterli zaman ayıramamakta, ortada verilerin olmaması nedeniyle acilen verilen kararların sonuçları işletmenin finans kaynaklarını olumsuz etkileyebilmektedir.
Yukarıda anlatmaya çalıştığımız finansman ile faaliyetler arasındaki ilişkinin iyi tespit edilmesi ve tüm KOBİ yöneticilerinin verdikleri kararların işletmeyi hangi sonuçlarla karşı karşıya bırakacağını öngörmelerinin önemini vurgulamak istiyoruz. Bunu sağlamanın yolu, işletmelerin mutlaka yıllık bütçe yapması ve bütçe rakamlarını her ay takip ederek yanlış kararlar vermesini önlemekten geçmektedir. Bilindiği üzere bütçe, faaliyetlerin geleceğini planlamadır. Elbette yapılan tahminlerin yüzde yüz tutması pek mümkün değildir ancak bütçe işletmelere bir kulvar belirler ve bu kulvar içerisinde yol almaları için kendilerini kontrol etmelerini sağlar. Aksi halde kâğıt üzerinde kalan bütçe rakamlarının hiçbir değeri ve işletmeye faydası yoktur.
İşletmelerin bir yıl boyunca yapacağı üretim miktarı, satın alma giderleri, işletme giderleri, üretim giderleri, işçilik ve sigorta giderleri ile yapılacak satışlardan elde edilecek hasılatın önceden planlanması yapılırken, finansman ihtiyaçları da belirlenmiş olacak ve bu ihtiyaca göre gerekli hazırlıklar yapılarak finansman kaynaklarına ulaşılabilecektir. KOBİ’lerin genellikle finansman ihtiyaçlarını belirlemede çok geç kalması, ihtiyaç ortaya çıkmadan önce gerekli önlemlerin alınamamasından dolayı başvurular netice vermemektedir. Finans kaynakları teminindeki gecikmeler otomatik olarak işletme faaliyetlerinin yürütülmesine yansımakta, borçlar zamanında ödenememekte, ödeme gecikince tedarikçi borçlanma maliyetleri yükselmekte, kâr marjları azalmakta, vergi ve sigorta primlerinin ödenmesi gecikmekte ve sonuçta işletme iflas ile karşı karşıya kalmaktadır.
KOBİ sahip ve yöneticilerinin tüm bu konularda detaylı bilgi ve deneyimde olduklarını düşünüyoruz. Ancak zamanın büyük bir bölümünün günlük işletme faaliyetlerine ayrılması, geleceği yönetme ve planlama adına fazla zaman harcanamaması, günün kurtarılmaya çalışılması sonucunda çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Elbette eğitimli ve yetişmiş yönetici çalıştırmak, işletmeler için işgücü maliyetlerini yükselten önemli bir husustur. Kâr marjlarının daraldığı bir ortamda işletmelerden yüksek maliyetli yönetici istihdam etmelerini istemek yerine, belirli bir süre işletme için çalışma yapacak ve işletmeye bir yol haritası çıkarıp istenilen hedeflere nasıl ulaşılmasını gösteren bir tavsiye alınmasının daha doğru olduğunu belirtmekte fayda vardır.
Finansal Yönetim Danışmanlığı şirketlerinden hizmet almak, işletmeler için lüks bulunabilir ancak yanlış kararlar alındıktan bir müddet sonra bu kararların sonuçlarının işletmeye getirdiği mâli yükler, bir danışmana ödenen ücretin neredeyse 20 katı olabilmektedir. İşletme yönetici ve ortakları ile katılımcı bir şekilde çalışacak olan danışman hem ortaklara hem de organizasyona çok büyük katkılar sağlayabilmektedir. Burada en önemli husus işletmenin ne istediğini çok iyi bilmesi, hedeflerini, gelecekte nerede olmak istediğini, tedarikçileri, müşterileri ve çalışanları ile olan ilişkilerinin nasıl olacağını çok iyi ortaya koymuş olmalıdır. Bilinçli bir şekilde alınacak danışmanlık hizmetleri gerçekten işletmelere yüksek maliyetler yüklemeden gelecekleri için büyük katkılar sağlayacaktır.
Sonuç olarak, işletme faaliyetleri her zaman için finansman ihtiyacı doğurur, bu finansmanı zamanında planlamak ve ilgili kuruluşlardan uygun vade ve faiz ile karşılamak gerekmektedir. Finansmanın zamanında sağlanamaması ise işletme faaliyetlerinin zafiyete uğramasını, ödemelerin zamanında yapılamamasını ve işletmenin iflasla karşı karşıya kalmasına neden olmaktadır.
Saygılarımızla,
Erhan ŞAHİNKAYA